1 Mayıs 2012 Salı

Prada Benzeri


Bu ay aldığım bir dergide Prada reklamındaki küpeler çok hoşuma gitmişti.

Bugün bir de baktım ki Yargıcı'da buna çok benzeyen bir küpe var.Üstelik sadece 30 TL! Gerçekten çok zarif duruyor kulakta.Tabii ki birebir aynısı değil ama çok benziyor.Ben mutlaka alın derim...
Prada Resin Rose Earrings $540

18 Nisan 2012 Çarşamba

Lame Ayakkabı Dolabı

SHELLYS METAL TAUPE
Mezuniyet ve düğün sezonu açılır açılmaz güzel elbiselerin çoğu tükendi bile.Neyse ki sık sık yeni modeller geliyor mağazalara.Şık bir elbiseyi tamamlayan en önemli unsurlardan biri de ayakkabılardır.Ben de biraz ayakkabı tavsiyesinde bulunmak istiyorum.Bu sezon lame ve dore ayakkabılar ön planda.Mesela Pembe bir elbisenin altına lame ayakkabı almaya karar verelim.Başta Nine West,İnci vb. mağazalarda çok aşırı taşlı parlak,platform ayakkabılar var,ben bunları beğenmiyorum.
                                                             
RIVKA OVERCAST
Vince Camuto'da aradığım şıklıkta lame ayakkabıları bulabilirim.Shelly Metal Taupe modeli çok şık ve rahat bir model.Bilekten bağlandığı için yürümek çok daha kolay oluyor.Önünde duman rengi taşları var.Sade bir elbisenin altına çok hoş olur.Aynı zamanda kotların altına giyip,bir anda spordan şık duruşa geçebilirsiniz.Fiyatı 325 TL. Rivka Overcast modeli ise işli ve sade olmayan elbiselerin altına da çok yakışır diye düşünüyorum.Günlük hayatta da kısa elbise yada etek altına çok uygun olur.Bunun fiyatı da 299 TL.Vince Camuto marka ayakkabıları Vepa 62 mağazalarında bulabilirsiniz.

METALLIC ELAPHE SLINGBACKS

Ama derseniz ben 1.500 TL verebilirim lame bir ayakkabıya o zaman size Vakko mağazalarında satılan Barbara Bui'nin Metallic Elaphe Slingbacks modelini tavsiye edebilirim.Derisinin dokusu gerçekten çok hoş ve çok rahat bir ayakkabı.Bunu da hem gece elbisemizin altına çok şık olur,hem de günlük olarak da kullanılabilir.










15 Nisan 2012 Pazar

Van Gogh Alive

Bugüne kadar Van Gogh'u sadece kulağını kesen ünlü bir ressam olarak tanıyordum.Hayatıyla ilgili bir araştırma yapma fırsatım da olmamıştı.2 gün önce İstanbul Modern Antrepo 3'teki "Van Gogh Alive" sergisine gittim.İyiki de gitmişim."Vincent"ı tanıdım ve ona karşı duygularım çok fazla değişti.İyi bir ressam olduğunu tabii ki biliyordum ama aynı zamanda çok duygusal ve kardeşi Theo'ya böylesine bağlı olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu.Sonra yaşamının en verimli ve en hasta yıllarında Fransa'da olduğunu bilmiyordum.Mesela kulağını kestikten sonra Saint-Rémy'de bir akıl hastanesinde yattığını ve en ünlü tablolarını orada yarattığını daha yeni öğrendim ben.Bu yüzden bu sergi benim için çok anlamlıydı.Artık Van Gogh'un tablolarına çok daha farklı hislerle bakacağım sanırım.
Yeğeni doğduğunda yaptığı tablo
Serginin asıl can alıcı kısmını anlatmayacağım,o sürpriz olsun.Sadece görsel ve tınısal bir şölen yaşayacaksınız diyelim.Sergimizin bir sürprizi daha var bizlere.Photoshopla istediğiniz Van Gogh resmine sizi koyuyorlar ve fotoğraf yada magnet olarak satın alabiliyorsunuz.

Sergi beni gerçekten çok etkiledi.Mutlaka bu deneyimi yaşayın derim.15 Mayıs'a  kadar vaktiniz var!Bu arada size tavsiyem hafta içi bir gün gidin,hafta sonu çok kalabalık oluyor...

12 Nisan 2012 Perşembe

Yeni Bir Deniz

Geçenlerde Deniz Akkaya Şamdan'dan çıkarken yaşlı bir işadamıyla yakalanmış,beyefendinin aracında fotoğrafları çekilmişti.İkili sevgili olmadıklarını söylemişlerdi.Hatta ismi Yusuf olan işadamı Deniz için "Kızımın arkadaşı"demişti.Bugün Nişantaşı'nda Deniz Akkaya'yı gördüm.İlginç bir şekilde yine aynı araçtan iniyordu.Sonra bir kuyumcuya girdi.Hepimizin bildiği gibi Deniz Akkaya,Efe Önbilgin'le olan çalkantılı ilişkisinden sonra sadece psikolojik olarak değil,ekonomik olarak da oldukça zor duruma düşmüştü.Özellikle bir ara bırakın özel şoför tutmayı,ufak bir araba ile geziyordu.Sonrasında Ferruh Taşdemir'le kısa süreli bir ilişki yaşamıştı ama o sırada da pek toparlanamamıştı.Oldukça bakımlı da gördüm kendisini uzun zaman sonra.Bana göre yakında bu beyle olan ilişkisini kabul edip,el ele ortaya çıkacaklar.

11 Nisan 2012 Çarşamba

Bellissima!

Uzun zamandır gitmek istediğim ama bir türlü fırsat olmayan Nişantaşı'ndaki Cento per Cento'ya sonunda gidebildim.Bu güzel mekanın sahipleri "MasterChef" programından tanıdığımız Erol Kaynar ve kardeşi Varol Kaynar.Restaurantın konseptini oldukça beğendim ve o gece içerisi dopdoluydu.İki katı var ve biz kalabalık bir grup olduğumuz için bizi alt kattaki "İtalyan aile tipi", büyük bir masaya aldılar.Garsonları biraz beceriksiz bulsam da o gece bize o kadar çok ikram yaptılar ki onları bile eleştiremiyorum.Ben Taleggio peynirli,pazı ve ceviz dolgulu Ravioli yedim ama pek beğenmedim açıkçası.Tavsiye edeceğim yemek ise kesinlikle Risotto! Arkadaşım yedi ve ben de bu sayede tatma fırsatı buldum.Gerçekten lezizdi.Bunun yanında tatlı olarak Tiramisu'su çok güzeldi.Oldukça hafifti.İlerleyen saatlerde İtalyan aşçıları da mutfaktan çıkıp bizimle sohbete geldi.Oldukça hoş bir ortam oluştu.Oradan mutlu ayrıldık.Bu yüzden henüz gitmediyseniz,mutlaka bir akşam yemeğe gidin Nişantaşı Cento per Cento'ya.Rezervasyon yaptırmayı unutmayın tabi..
Bu arada geçenlerde Kıvanç Tatlıtuğ'un eski sevgilisi İdil Fırat doğum gününü burada kutladı.Bu partiye katılan ünlüler arasında Burak Özçivit-Ceylan Çapa çifti ve Sezen Aksu da vardı.

7 Nisan 2012 Cumartesi

SURVIVOR

2012 Survivor Anıl Kimdir Biyografi Nerelidir Vikipedi Kaç Yaşındadır Resimleri 3

Survivor Ünlüler-Gönüllüler hakkında bir şeyler yazmak için birkaç hafta geçmesini beklemiştim.Doğru bir şey yaptığımı şimdi daha iyi anlıyorum çünkü herkesin iyi olduğu ,"biz bir takımız" günleri çoktan geçip gitti.Herkesi tek tek değerlendirmek istiyorum.Öncelikle Merve Büyüksaraç'tan başlayacağım.O kızın çok kötü kalpli ve sinsi olduğunu düşünüyorum.Ortalığı karıştıran o.Anıl'ın söylemediği bir şeyi diğerlerine söyleyip onun isminin yazılmasını sağladı.Sonrasında da kıvırmaya çalıştı.Bir de o ses tonu nasıl tahammül edilemez!Sürekli söyleniyor,diğer insanları etkilemeye çalışıyor. En son Mustafa Topaloğlu'yla kavga etti ve yakışıksız sözler sarf etti.Ama bana göre bu bir strateji.Böyle yaparak son 4'e kalacak bence.Almeda çok iyi niyetli ,oyunlarda da başarılı olan bir kız.Onun destekliyordum hatta ama Merve'nin gazına çok geliyor.Nihat'ı da çok başarılı buluyorum oyunlarda.Oda biraz Merve'ye yancılık yapıyor ama çok fazla da kötü kişi olmak istemiyor.Alp Kırşan'ı seviyorum ben.Her oyunda da ciddi katkıları oluyor.Sinsi değil en azından.Anıl ise çok yakışıklı,aynı zamanda oda çok iyi,düzgün bir çocuk.Sibel Tüzün'e karşı kazanmasına çok sevindim.Zaten twitter çalkalandı onun adı çıkınca konseyde.Demet Akalın,Bengü gibi ünlüler bile onu destekledi.Ben Anıl'ı da çok seviyorum hatta kazansa keşke bu yarışmayı.Mustafa Topaloğlu aynı Mustafa Topaloğlu zaten:) Beni en çok şaşırtan Doğuş oldu galiba.Onun bu kadar aklı başında,bu kadar uyumlu olmasını beklemiyordum doğrusu.Bir sahne vardı hiç unutmuyorum;Merve yine cır cır konuşuyor,Doğuş "Böyle yapmayalım,ayrılıklar böyle şeylerden çıkıyor.Birlikte yaşamak zorundayız.Bu yüzden birbirimizin bazı şeylerini tolere edelim" gibi bir şeyler söyledi.Gerçekten burada gözüme girdi.İnşallah hep böyle gider,bozulmaz.Son olarak da Sibel Tüzün'e değinmek istiyorum.Giderken Mustafa Topaloğlu'nun ve Alp Kırşan'ın elini sıkmadı.Hiç yakıştıramadım doğrusu.Kocaman,çocuğu olan bir kadın bu şekilde davranmamalı.Merve yapsa bunu anlarım(zaten ondan ben her türlü yakışıksız şeyi bekliyorum adada kalmak için) ama Sibel Tüzün hala böyle şeyleri aşamamışsa yazık bence.Tamam ünsüz birisine yenildi ve egosu yerle bir oldu,anlıyorum.Ama böyle yaparak dahada küçüldü.

BURCU VE SURVIVOR

Burcu Esmersoy'un Survivor Ünlüler-Gönüllüler'de olmasına anlam veremedim.Zaten daha önceki dans yarışmasında da gereksiz yere sunuculuk yaparken izlemiştik kendisini.Esat Yontunç'la nasıl birlikte olur bu kadın diye düşünürken nedenini anlamış olduk değil mi? Bir de zamanında Ferrari Reklam Müdürü Massimo Cusimano'yla evlenmişti tanıştıklarından kısa bir süre sonra."Aşk evliliği" diye düşünmüştük ama Burcu düşündüğümüzden akıllıymış.Bence Esat Yontunç'la birlikte olma sebebi de daha çok iş alabilmek.Tabi Şeyma'dan neyi eksik!Ben çok yakın bir zamanda evlilik bekliyorum bu çiftten.Hadi bakalım hayırlısı

Elbise günü

ZARA


Bugün bir arkadaşımın doğum günü için elbise arayışındaydım ve birçoğunu deneme şansım oldu.Öncelikle Zara'da ki bir elbiseden bahsetmek istiyorum.Muhtemelen çoğunuz görmüşsünüzdür.H&M'de de bu elbisenin aynısından var.Kumaşı,rengi aynı.Hatta H&M'de pembe olarak alternatif renk seçeneği de bulunuyor.Üstelik fiyatı Zara'da 199 TL iken H&M'de 99 TL! Şaka gibi değil mi??

FOREVER NEW
Bunun yanında Forever New'da da çok şık elbiseler var.Hatta neon bir pembe elbiseyi çok beğendim ama 34 bedeni çok dar oldu,36 bedeni ise bol..Tadilat yapılırsa güzel olur mu emin olamadım ama aklım da kaldı o elbisede.Eğer böyle bir şey arıyorsanız onu mutlaka deneyin derim.Fiyatı 169 TL.Oldukça uygun bence şık bir elbise için.

Massimo Dutti'ye gelirsem eğer yaz sezonunun renklerine bayıldımm.İpek bluzlar çok şeker ve çok şık.Ama bu sezon hiç güzel elbise yok.Bu beni biraz hayal kırıklığına uğrattı doğrusu çünkü ipek elbiseleri oldukça meşhurdur bu markanın.Ben Massimo'dan narçiceği ve pembe gece elbiseleri bekliyorum ilerleyen günlerde...




19 Mart 2012 Pazartesi

Love&Other Drugs

 


Ne zamandır isteyip de izleyemediğim filmlerden biri "Love&Other Drugs".Konusu kısaca şöyle:
Çocuk yakışıklı,çekici,kadın avcısı,kız ise parkinson hastası.Tek seferlik bir ilişki gibi başlıyor ama sonradan aşık oluyorlar fln.Klasik bir romantik film işte!Böyle diyorum ama öyle etkileniyorum ki ben bu filmlerden.Erkeklerin de gerçekten aşık olacağına,doğru kızı bulunca ona sadık kalacaklarına inanmaya başlıyorum bir süre.Sonra gerçek dünyayla yüzleşiyorum,zaten kırılmış olan kalbim biraz daha parçalanıyor.Bu yüzden bence yasaklansın böyle filmler,en azından bizden sonra gelecek nesiller kurtulsun yada film başlamadan önce ekranda "Buradaki kişilerin ve olayların gerçekle yakından uzaktan alakası yoktur.Tamamen hayal ürünüdür" yazsın.Mesela yaş sınırı olarak değil de "Kalbi kırık,onu gerçek aşkla sevecek prensinin gelmesini bekleyen aptallar izleyemez" ibaresi konabilir.Böyle söylüyorum ama romantik komedi izlemeden de yapamıyorum:)

LONGCHAMP ÇANTA

Roseau
Biliyorsunuz Longchamp markası Türkiye'de İstinyepark'taki mağazasının dışında Brandroom'larda da satılıyor.Ben de yurt dışından Longchamp çanta almıştım ama burada fiyatlarına bakmak hiç aklıma gelmemişti.Benim Paris'ten 200 Euro'ya aldığım Roseau modeli çanta burada 879 TL'ymiş.Prag'dan 250 TL'ye aldığım Le Pliage modeli ise burada 380 TL'ymiş.Çok şaşırdım.Paris'te bir Burberry kumaş çanta da bulmuştum 150 Euro'du.Rengi açık mavi olduğu için almamıştım.Şimdi çok pişmanım çünkü burada o kumaş çantalar da 700 TL'den aşağı değil.Birçok arkadaşım da Amerika'dan Coach ve Michael Kors çantaları 100 Dolara fln bulup alıyor.İtalya'da da Furla çantaları çok uygun fiyatlara bulabilirsiniz aklınızda bulunsun.Bu yüzden siz siz olun yurt dışında fiyatını uygun bulduğunuz bütün çantaları alın,sonra pişman olursunuz.
La Pliage

Ve bu aşk da bitti

Sinem Kobal ve Arda Turan'ın ayrılmasına üzüldüm açıkçası.Arda'yı hiç sevmem,çok ukala,burnu havada bulurum o ayrı.Ben Sinem için üzüldüm.Sinem Kobal, düzgün biri.Bugün onunla,yarın ötekiyle gezen biri değil.Bundan önce Arda Turan'ın da arkadaşı olan Mustafa Sirmen'le seviyeli bir birliktelik yaşamıştı.Ondan sonrada işte 3 senedir Arda'yla birlikteydi.Bu ilişki başladığından beri herkes "evlenecekler"diyordu ama ben tahmin ediyordum öyle olmayacağını.Sinem, Arda için resmen oyunculuğu bırakarak İspanya'ya yerleşmişti.Zaten Arda daha önce de dizilerde öpüşmesini yasaklamıştı.Aşk için böyle şeyler yapan kızlara çok üzülüyorum ben.Gerçekten bu erkeklere güven olmuyor.Özellikle Arda Turan gibi tiplere.Şimdi Atletico Madrid'e de gitti,iyice havalara girdi.Sinem'i ne yapsın!

18 Mart 2012 Pazar

Giysi sponsoru bulmuş sonunda


Her Şey Tadında Magazin Masası yorumcularından İpek Durkal hakkında bir yazı yazmıştım geçenlerde.Kıyafetlerini eleştirmiştim,beğenmediğimi dile getirmiştim.Son 2 programdır baya güzel giyinmeye başladı.Ya bir kıyafet sponsoru buldu kendine yada benim yazımı okudu:)Bu arada yine aynı programdaki yapımcı Savaş Ergen'in kayınvalidesi olan Sevilay Hanım neden o programın demirbaşlarından oldu anlam veremiyorum.Eskiden ne güzeldi her 2 haftada bir orada ki halktan insan değişiyordu.Sevilay Hanım ise bir geldi,bir daha gitmek bilmedi.Damat torpili de bir yere kadar.Sevilay Hanımcım artık evine dönmeli.

ŞAHDAMAR


ajdar resimleri 

Gülben Ergen'in şarkı sözü olduğunu iddia ettiği 'Şahdamarım',başkası tarafından çoktan kapıldı bile.Popstar programının bize kazandırdığı "starlardan" biri olan,Çikita Muz,Kon Kon gibi "dinlemediğimiz zamana yazık" dediğimiz şarkılara sahip Ajdar'dan yeni bir parça daha."Şahdamarım" şarkısı beni gerçekten çok etkiledi,son günlerin en çok dinlenen parçalarından biri olacağına inanıyorum;))

İşte o şarkının sözleri:

ŞAH ŞAH ŞAH
DAM DAM DAM
AR AR AR
ŞAHDAMAR ŞAHDAMAR
AJDAR AJDARRRRRRRRR

Sıkıldık artık!


Uzun zamandır bana çok antipatik geliyor Beyazıt Öztürk.Beyaz Show'u da kaç senedir çok sıkıcı buluyorum.Hakkını yemeyeyim birkaç hafta önce "Yalan Dünya" ekibinin çıktığı program çok eğlenceliydi.Ama onun dışında Beyaz'ın esprileri,mimikleri artık çok sıktı bence.Zaten program formatında hiçbir değişiklik yapma gereği bile duymuyor.Nasılsa izleniyor çünkü! Okan Bayülgen'in programı da izleniyor ama o her sene farklı şeyler yaparak insanları şaşırtmayı başarıyor.Tabi Beyaz Show öyle yada böyle reyting alıyor, adam niye kafa yorsun ki! Şu ülkede Mehmet Ali Erbil bile hala program yapıyorsa,o yılışık esprilerine gülünüyorsa Beyaz da izlenir tabi ki.Bence acilen değişik bir şeyler yapmalı Beyaz yada her hafta Yalan Dünya ekibini davet etsin programına.

Ahu'nun zaferi

Ahu Yağtu'nun balayına giderken ki bön ifadesine anlam veremedim.Bir insan yeni evlenmiş,balayına gidiyor ne bileyim güzünde güller açması gözlerinin parlaması lazım.Çok tuhaf geldi bana bu ve cidden hiç yakıştıramıyorum Cem Yılmaz'la ikisini.Cansu Dere'ye ayrı üzüldüm zaten.Hem magazincilerin anlamsız sorularıyla muhattap oluyor hem de etrafa çok mutluyum gülücükleri atmak zorunda kalıyor.Üzgün olması gayet normal bence.Benim de 7 yılımı verdiğim adam,2 aylık sevgilisiyle evlenseydi ilişkim uzun zaman önce bitmiş de olsa çok üzülürdüm herhalde.Üstelik bu kadın eski bir arkadaşımsa.Cansu Dere'de hamile kalıp Cem Yılmaz'ı evliliğe zorlayabilirdi.Ama bu ona yakışmazdı.Sonuca bakarsak evet Ahu Yağtu,Cem Yılmaz'la evlenmeyi başardı.Peki bu evlilik ne kadar sürecek?? Önemli olan bu.

VE TANRI KIVANÇ'I YARATTI

Kıvanç Tatlıtuğ un utangaç tavırları
Aslında Kıvanç Tatlıtuğ için bir yazı değil,yazı dizisi fln gerek!Şaka bir yana Kıvanç Tatlıtuğ, yakışıklılığının yanında artık iyi bir oyuncu olduğunu da kanıtladı.Kuzey Güney dizisini en başta hiç sevmemiştim açıkçası.Aşk-ı Memnu'daki Behlül karakterinden sonra bu projede yer alması oldukça riskliydi.Ama o bu işin de üstesinden geldi.Bu diziyle onun oyunculuğuna olan saygım daha da arttı.Yakışıklılığına gelirsek cidden acayip bir varlık.Yakışıklı bir sürü ünlü var ama Kıvanç onların üstünde bir şey! 8 Mart Kadınlar Günü'nde Kültür Üniversitesi'ndeydi.Gencinden,yaşlısına bütün kadınlar çığlık çığlığa bir haldeydi.Hadi yine Kültür Üniversitesi'ndeki kızları anlıyorum,ya o Galatasaray Üniversitesi'ndeki aristokrat görünümlü kızlara ne demeli!Bu üniversitede ödül töreni düzenleniyor.En iyi dizi Kuzey Güney,en iyi erkek oyuncu Kıvanç Tatlıtuğ seçiliyor.Çıkışta kızlar çıldırmış gibi.Kıvanç ile fotoğraf çektirmek için,ona bir kere sarılabilmek için çırpınıyorlar.Kıvanç da "canımmm" kimseyi kırmıyor.Gerçekten yakışıklılık,iyi oyunculuk bir yana hiç şımarmadı.Ona haksızca ve saygısızca laf eden hiç kimseye cevap verip polemik yaratmaya çalışmadı.Bence onu bu kadar sevmemizin nedenlerinden biri de bu. O diğer bütün mükemmel özelliklerinin yanında çok da düzgün karakterli bir insan.Tabii ki onu kimseyle paylaşmak istemem:) ama benim olmayacağına göre mutlu bir ilişkisi olsun çok istiyorum.Azra Akın'la tekrar barıştıklarında "artık evlenirler"diye düşünmüştüm ama yine ayrıldılar maalesef.Umarım ikisi de gerçek aşklarını bulur ve mutlu olurlar..



                                                                                       

 
 
                         





Lüküs Hayat

Dün akşam derbi filan dinlemeden,taa Kağıthane Sadabat Sahnesi'ne "Lüküs Hayat" oyununu izlemeye gittik.27 yıldır klasikleşmiş,efsane olmuş bir oyun bu.Annem ve Babam rahmetli Suna Pekuysal zamanında birkaç kez izlemişler ve anlata anlata bitiremiyorlardı.Doğrusu ben de çok merak ediyordum ama dün gece hiç benim beklediğim gibi olmadı.İlk önce salondan başlamak istiyorum.Sanki bir tiyatro salonu değil de bir konferans salonu havası vardı.Koltuklar sahneye oldukça uzaktı.Teknik aksaklıklara geçecek olursak;sanatçıların mikrofonları çalışmıyordu,sesleri zor duyuluyor,gidip geliyordu.Hatta bir yerde mikronu ellerine alıp söylemek zorunda kaldılar.Sonra orkestranın yaptığı müzik,o kadar baskındı ki şarkı sözleri hiç anlaşılmadı.Oyunculuklara gelirsek; Zihni Göktay tek kelime ile efsaneydi!Muhteşem bir oyunculuk sergiledi.Zaten benim düşünceme göre bu oyunu izleten tek şey onun harika performansı.Diğer oyuncular,başta söylediğim aksaklıklardan dolayı mı yada adapte olamadıklarından dolayı mı bilemiyorum ama hiç iyi değillerdi.3 perdelik bu oyunda zaman zaman canınız sıkılabilir,dikkatiniz dağılabilir,her espriyi alkışlamaya programlanmış insanlara sinir olabilirsiniz.Yinede 27 yılın hatırına ve Zihni Göktay'ın muhteşem oyunu için mutlaka görün derim.

15 Mart 2012 Perşembe

TAM DA BUGÜN

Son günlerde beni etkileyen, içimi cız ettiren bir şarkı "Tam da bugün".Sıla'nın zaten sesi yetiyor ama sözler de böyle güzel olunca dinlemediğin günlere yazık diye düşünüyorsun.Klibi de çok güzel.Prag da çekilmiş,siyah beyaz bir klip.Ben de yakın bir zamanda Prag'a gitmiştim bu yüzden klibi de oldukça hoşuma gitti.Her seferinde iyi iş yapmayı başarıyor Sıla bence sessizce ve güçlü adımlarla ilerliyor.Daha da güzel,kalbe dokunan şarkılar yapacağına inanıyorum.

Şarkının en sevdiğim kısmı:          

unutulur da gider 
acı içine döner 
sonra bir gün geri döner 

yerini hatırlarsın 
izi artık yoksa da 
tam da bugün işte o gündür 

Yasemin Ergene Özilhan


Bildiğiniz gibi Doktorlar dizisinin yıldızı Yasemin Ergene geçen yıl Temmuz ayında hayatını 5 senedir birlikte olduğu Anadolu Holding veliahtı İzzet Özilhan ile birleştirmişti.Çiftin bu evlilikten yakın zamanda bir de kızları oldu.Kızlarının adını Emine koyduklarını duyunca oldukça şaşırdım.Yani bu zamanda küçük bir çocuğa böyle bir isim koymak ne büyük haksızlık! Bari iki isim koysalarmış,bir tane de modern bir isim olabilirmiş.Yasemin Ergene Özilhan ailesine yaranmak için zaten oyunculuğu bırakmıştı.Daha sonrada yine onların isteği üzerine Bilgi Üniversitesine başlayarak üniversite mezunu olmuştu.Artık evlenmişsin zaten.Çocuğunun adı,kayınvalidenin adı olsa ne olur,olmasa ne olur! Yaranmak için bu kadar çaba niye anlamıyorum...Haber: Kızları Olacak

14 Mart 2012 Çarşamba

Esin Övet Neden Ayrıldı??

 Her Şey Tadında programından sessiz sedasız ayrılan Esin Övet'ten bahsetmek istiyorum biraz.Magazin masası onunla başlamıştı.Kısa zamanla da çok iyi bir ekip olmuşlardı bence.En başlarda ben bayılıyordum bu programa sabah kaçırsam,gece tekrarını izliyordum.Ama son zamanlarda Esin Övet'in çok bilmiş tavırları beni oldukça rahatsız ediyordu.Ama ayrılmasını da beklemiyordum açıkcası.Esin'in Magazin Masası'ndan ayrılma nedeni bir muamma ama tabi ki benim bazı tahminlerim var.Esin Övet'in yapımcı Savaş Ergen yada yorumculardan Turhan Alyakut ile anlaşmazlığa düştüğü için ayrıldığını düşünüyorum.Özellikle Turhan Bey burada daha ağır basıyor çünkü program sırasında sık sık anlaşmazlığa düşüyordu bu ikili.Ayrıca Esin Övet ayrılmadan bir kaç program önce Turhan Bey masada değildi,hasta olduğu söylenmişti.Sonrasında Turhan Bey geldiğinde ,Esin'in ayrıldığı açıklanmıştı.Bu teoriyi destekleyecek bir şey daha var.O da Esin Övet'in 18 Şubat'ta Habertürk gazetesinde yazdığı yazı.Aşağıda bu yazıyı paylaşıyorum.Artık yorumu size kalmış..

13 Mart 2012 Salı

İpek'le Her Şey Tadında

 


Türkmax'ta yayınlanan Her Şey Tadında programından sessiz sedasız ayrılan Esin Övet'in yerine gelen İpek Durkal bence magazin masasına çok çabuk uyum sağladı,yeni bir kan geldi masaya bence.Esin Övet'in arkadaşlarını kayıran taraflı konuşmalarından ve" ben bilirim" havalarından gına gelmişti,bence bu değişiklik iyi oldu.
Tabi bu programdan önce ben de tanımıyordum İpek Durkal'ı.Aslında Vatan,Milliyet,Star ve Sabah gazetelerinde çalışmış.Şimdi Hürriyet gazetesinin Kelebek ekinde yazıyor.Benim İpek'i eleştireceğim tek nokta kıyafetleri.Yayında giydiği kıyafetleri çok özensiz buluyorum.Belki kıyafet sponsoru yok henüz bilmiyorum ama kendinin de hiç kıyafeti yok mu?? Bence giyimini düzeltmeli biraz

Doyurmayan Kahvaltı

181009090030_img_5339.jpg (750×500)Geçen hafta sonu Van Gogh Alive sergisine gitmeden önce kahvaltı için Cihangire gittik.Nerede otursak diye düşünürken aklıma daha önce birkaç kez kahve içmeye gittiğim White Mill geldi. Nejat İşler oranın müdavimlerinden.Ben de rastlamıştım barda otururken birkaç defa.Zaten geçen haftalarda da doğum gününü kutlamak için orayı kapatmıştı.Neyse asıl söylemek istediğim kahvaltısı çok kötüydü.Biz 3 kişi ayrı ayrı şeyler aldık,bir de ortaya kahvaltı tabağı buna rağmen doymadık!Üstelik kişi başı 30 TL verdik.Tamam Cihangir şuan çok popüler ve White Mill gerçekten şık bir yer.Bahçesi özellikle çok huzurlu.Yaz akşamları o bahçede oturmak da oldukça keyifli.Ama bir daha kahvaltıya asla gitmeyeceğim oraya.Size de tavsiye etmiyorum...

12 Mart 2012 Pazartesi

Yaş farkı dert değil

Bildiğiniz gibi sık sık Saba Tümer ve Mehmet Aslan arasında aşk dedikoduları çıkıyor ve anında yalanlanıyordu.Arkadaş olduklarını dile getiriyorlardı her seferinde.Ben de bunun magazincilerin çıkardığı, gerçek olmayan dedikodulardan biri olduğuna ikna olmuştum.Geçen gün Nişantaşı'nın en popüler gece kulüplerinden Sess'de bu ikiliye rastladım.Biz çıkarken onlar el ele içeri giriyordu.Yani benimde yakın erkek arkadaşlarım var ama onlarla el ele tutuşmuyorum.Aralarında bir şey varsa da açıklamalılar bence.İkili arasındaki yaş farkı 13.Belki yaş farkından dolayı çekiniyorlar belki de gerçekten arkadaşlar sadece..

11 Mart 2012 Pazar

Saat Meraklısı

Hepiniz Halit Ergenç-Bergüzar Korel çiftinin oğulları Ali'yi tanıyorsunuz.Peki o yaştaki bir çocuğun saat tutkunu olduğunu biliyor muydunuz?? Birkaç ay önce Nişantaşı Atiye sokakta oturuyoruz arkadaşlarla.Bir çocuk yanımıza geldi ve arkadaşımın kolundaki saati incelemeye başladı.Biz daha ne olduğunu anlamadan  gülerek yanımıza Bergüzar Korel geldi ve Ali'nin bu merakını anlattı.Zaten Ali'nin her iki kolunda da saat vardı:)

Son günlerin parlayan yıldızı:Bade İşçil

Hayatımıza Mahsun Kırmızıgül'ün sevgilisi olarak giren,daha sonra "Ezel" dizisiyle yıldızı parlayan ve şimdi de "Kuzey Güney" dizisinin oyuncusu olan Bade İşçil'den bahsetmek istiyorum biraz.Bu kız bence son günlerin en parlayan isimlerinden.Güzel ama bana pek samimi gelmiyordu.Belki oynadığı rollerden,belki de bir zamanlar Mahsun'la sevgili olduğu için bilmiyorum nedenini.Ama geçen gün bir röportajını okudum ve hala ailesiyle yaşadığını öğrendim.Bu bana çok sevimli geldi nedense.Annesinin ona yatarken süt hazırladığını fln söylüyordu.Baya hoşuma gitti bunlar.Demek ki bir röportaj,bir görüntü, bir davranış insanların fikrini tamamen değiştirebiliyor.Değiştirebiliyor ama eskileri de unutturmuyor.Mahsun'dan sonra sosyeteye girmek için Emre Kütük'le birlikte olduğu ve sonrasında yaptığı " Mahsun sayesinde hafif doğulu oldum"açıklamalarını unutmak ne mümkün!

İlk Defa El Ele


Cem Yılmaz'ın düğününden bahsetmeye devam edeceğimi söylemiştim.Ama düğünden önce düğüne el ele gelen Beren Saat ve Kenan Doğulu'dan bahsetmek istiyorum.Bu görüntüler onların yan yana ilk görüntüleri ve cidden çok mutlu gözüküyorlar,resmen gözlerinin içi parlıyor.Değinmek istedim bir şey daha var.O da Beren Saat'in elbisesini hiç beğenmemem.Her zaman çok elegant,çok şık giyinen Beren'in bu elbisesini ve saçını hiç beğenmedim.
Cem Yılmaz'ın düğününden yorumlarım devam edecek...

10 Mart 2012 Cumartesi

Zehra Alışverişte

Bugün İstinyePark Zara'da Hülya Avşar ve Kaya Çilingiroğlu'nun kızları Zehra'yı gördüm.Alışveriş yapıyordu.Bana TV'de çok uzun ,çok iri gelirdi hep ama hiç öyle değilmiş.Yani boyu kısa değil ama öyle aşırı uzun da değil gayet normaldi.Buradan Hülya Avşar'ın çok kısa boylu olduğu çıkarımını yaptım:) Bugün ünlü çocukları görme günümdü sanırım.İbrahim Tatlıses ve Perihan Savaş'ın kızları Melek Zübeyde'yi de gördüm yine aynı yerde.Oda baya ufak tefek bir kızmış.Televizyon insanı şişman gösteriyor diyorlar inanmıyoruz bide;)

Hoşgeldin Uzay Bebek :)

Çağla Şikel ve Emre Altuğ çifti favori çiftlerimden.Bayılıyorum onlara.Çok yakışıyorlar bence.Bir de böyle aile kuruyorlar ya daha da hoşuma gidiyor.Bu güzel çiftin ikinci çocukları Uzay 1 Mart gecesi dünyaya gelmişti.Fotoğrafı bugün yayınlanınca ben de onunla ilgili bir şeyler yazmak istedim.Yeni doğmuş bebeğinin fotoğrafını basına dağıtmak çok anlamsız geliyor bana.Ama bunu ünlülerin çoğu yapıyor.Mesela Tuba Büyüküstün bunu yapmadı ama başka da bir örnek gelmiyor şuan aklıma.Neyse esas konumuza dönersek Kuzey çok değişik,güzel bir çocuk inşallah Uzay'da abisine benzer.Zaten anne güzel,baba güzel çocukları da güzel olacak tabi..

Cem Yılmaz evlendi!!

Evet ben de hala inanamıyorum buna ama Cem Yılmaz bu akşam evlendi!Hala düğün devam ederken ilk görüntüler de yayınlandı.Düğünle ilgili yorum yapacağım ilerleyen zamanlarda ama asıl bu ilişki hakkında konuşmak istiyorum biraz.Aslında işin içinde evlilik olunca konuşmak da anlamsız oluyor ama yorum yapmadan duramayacağım.Yeni evlenecek insanlar çok mutlu gözükürler,gözlerinin içi parlar, ne bileyim yüzleri ışıldar fln.. Cem Yılmaz ve Ahu Yağtuğ'da ben bunu göremiyorum açıkçası.Tabi şahsen tanımıyorum.Belki kameraları görünce yüzleri asılıyor o yüzden bize öyle geliyor,bilemem.Cansu Dere'de çok gülmez ama onlar birlikte görüntülendiklerinde gerçekten aşık olduklarını anlayabiliyordun.Neyse artık Allah mutlu mesut etsin doğacak çocuklarıyla birlikte...

9 Mart 2012 Cuma

Kenan-Beren Aşkı

Kenan Doğulu ve Beren Saat'in aşk yaşadığını duyunca kulaklarıma inanamadım.Nedense onları  yan yana düşünemedim bir an.Hala onları el ele görmedikçe de inanamayacağım galiba.
Beren Saat'i çok beğenirim ve çok severim.Onun her role girebilme ve insanlara kabullendirebilme yeteneğine hayranım.Ama ne bileyim Kenan'la olmadı bence.Söylenenlerin aksine ben çok uzun süreli bir ilişki olacağına da inanmıyorum.Umarım haksız çıkarım ve çok mutlu olurlar...

AHH YALAN DÜNYA YALAN DÜNYAAA

İşte üçünün birlikte o geceye ait fotoğrafı
İlk yazım "Yalan Dünya" dizisiyle parlayan ama benim ve "Beşer 5'er" izleyicilerinin çok önceden tanıyıp sevdiği İrem Sak'la ilgili olsun istedim.Bildiğiniz gibi geçen günlerde Gökçe Bahadır'dan yeni ayrılan Ali Sunal ile birlikte olduğuna dair haberler çıkmıştı.Ben de çok şaşırmıştım çünkü yine "Beşer 5'er"den rol arkadaşı Okan Çabalar ile birlikte olduklarını sanıyordum,üzülmüştüm hatta.Ama sonradan anlaşıldı ki bu haber yalanmış.Zaten "Ali Sunal'la birlikte eğlendiler" diye çıkan haberlerde yanlarında Okan Çabalar da var.Ama işte magazinciler böyle maalesef doğru olup olmadığını kontrol bile etmeden haber yapıyorlar.Haksızlık gibi geliyor bu bana.